Son dakika haberi: ABD, Suudi Arabistan’a resti çekti: Bundan sonra…

Son dakika haberi... Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Kurulu Stratejik İrtibat Yöneticisi John Kirby, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı kimi üretici ülkelerden oluşan OPEC+ kümesinin günlük petrol üretimini kasımdan itibaren 2 milyon varil azaltma kararının Rusya'ya Ukrayna savaşında manevi ve askeri dayanak sağlamakla eş kıymet olduğunu söyledi.

Kirby, Zoom üzerinden yaptığı brifingde, ABD'nin dış siyasetine ait gazetecilere bilgi verdi ve soruları yanıtladı. 

"KESİNLİKLE EKONOMİK TAKVİYE, BU PUTİN'E BİR RAHATLAMA VERDİ"

OPEC+ kümesinin petrol kararının akabinde Suudi Arabistan ile tırmanan gerginliğe değinen Kirby şunları kaydetti:

"Ukrayna savaşında, hiçbir ülkenin Rusya'ya manevi, askeri ya da ekonomik takviye vermesini istemiyoruz. OPEC+'ın aldığı karar, katiyetle bir ekonomik dayanaktı. Ayrıyeten bu karar, Putin'e bir rahatlama verdiğinden ve Putin'in savaş sistemine katkı sağladığından askeri ve manevi dayanak kategorisindedir."

Kirby, bundan sonraki süreç için müşahede yapacaklarını ve Suudi Arabistan'ın Rusya'nın yanında olup olmadığını değerlendireceklerini, ABD'nin Suudi Arabistan ile bağlarını değerlendirmeyi sürdüreceğini belirtti.

"SUUDİLERİ DESTEKLEMEK ZORUNDA HİSSEDİYORLAR"

Kirby, Suudi Arabistan'ın petrol üretimini azaltma kararının öbür OPEC üyesi ülkeler tarafından desteklenmediğini lakin bu ülkelerin kendilerini Suudi Arabistan'ı desteklemek zorunda hissettiklerini belirtti.

Kirby, yaptığı yazılı açıklamada, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığının ABD idaresinin OPEC+ kümesinin aldığı petrol üretimini düşürme kararının bir ay ertelenmesini istediğini lakin bu ertelemenin "olumsuz ekonomik sonuçları" olacağını belirttiği açıklamasına cevap verdi.

"SUUDİ ARABİSTAN MEVZUYU SAPTIRMAYA ÇALIŞIYOR"

Suudi Arabistan'ın "konuyu saptırmaya çalıştığını" belirten Kirby, "Ancak gerçekler ortada. Rusya'nın saldırganlığına karşı tüm dünya Ukrayna'nın ardında duruyor." sözünü kullandı.

"DİĞER OPEC ÜLKELERİ SUUDİ ARABİSTAN'LA BİREBİR FİKİRDE DEĞİL"

Kirby, Rusya'ya karşı koalisyonda ABD'nin kıymetli bir rol oynadığını ve bu hususta Suudi Arabistan ile de görüşmeler gerçekleştirdiğini belirterek, son haftalarda Suudların kendilerini petrol üretimini azaltma kararı konusunda çeşitli kanallarla bilgilendirdiğini aktardı.

Söz konusu kararın, yaptırımların gölgesindeki Rusya'nın gelirlerini artıracağına dikkat çeken Kirby, şunları kaydetti:

"Bu, yanlış bir istikametti. Suudi Arabistan'a üretimi azaltma gayelerinin piyasada bir desteği olmadığını gösteren tahlilleri gösterdik ve bir sonraki OPEC toplantısına kadar işlerin nasıl gittiğini görmeleri için bekleyebileceklerini söyledik. Öbür OPEC üyesi ülkeler, bizimle özelden bağlantıya geçti ve Suudi Arabistan'ın kararına katılmadıklarını fakat onlarla birebir istikamete gitmek zorunda hissettiklerini söyledi."

Kirby, ABD Lideri Joe Biden'ın Suudi Arabistan ile bağları gözden geçirdiğini söylediğini anımsatarak, Suudi Arabistan'ın Rusya savaşında nerede durduğunu izlemeyi sürdüreceklerini belirtti.

NE OLMUŞTU?

OPEC+ kümesinin güç ve petrol bakanları, Avusturya'nın başşehri Viyana'da 5 Ekim'de düzenlenen toplantıda, günlük petrol üretimini kasımdan itibaren 2 milyon varil azaltma kararı almıştı.

Bu karar üzerine Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Kurulu Stratejik İrtibat Yöneticisi John Kirby, 11 Ekim'de ABD Lideri Biden'ın, Suudi Arabistan ile ilgileri yine gözden geçirdiğine dair açıklamalarda bulunmuştu.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Farhan ise evvelki gün Al Arabiya televizyonuna yaptığı açıklamada, ülkesinin ABD ile stratejik alakalara sahip olduğunu söylemiş ve ham petrol üretiminde azaltmaya giden OPEC+ kararlarının ekonomik sebeplerle alındığını tabir etmişti.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığından bugün yapılan açıklamada ise OPEC+ kümesinin günlük petrol üretimini kasımdan itibaren 2 milyon varil azaltma kararı sonrası yapılan açıklamaları incelediği aktarılan açıklamada, hükümetin, OPEC+ kararlarının "ekonomik çerçevenin dışında alındığı istikametinde bir izlenim oluşturmaya çalışan ve gerçeklere dayanmayan" bu açıklamaları tümüyle reddettiği belirtilmişti.